Anabolik Planda gelecek bölüm

“Tiroid Hormonu“

HCG'yi anlamak...

Human Chorionic Gonadotropin (hCG) LH hormonunu tetikleyen bir peptid hormondur. LH hormonu testisleri uyararak testosteron üretimini sağlar. Daha da özelleştirirsek, LH hipofizden testise gönderilen birincil sinyaldir. Bu sinyal ile testislerdeki leydig hücreleri testosteron üretimini canlandırır.

Steroid kullanıldığında LH seviyesi hızla düşüş gösterir. LH sinyalinin kesilmesi durumunda hipofiz testislere testosteron üretimini durdurma emri verir. Ve hızla testikülar dejenarasyon başlar. Dejenerasyon, leydig hücrelerinin yoğunluğunun azalması ve takibinde testis içi testosteronun azalması ile devam eder. Insulin benzeri büyüme faktörü 3 ( INSL3 ) ve peroksizom gibi testikülar faaliyet ve testosteron üretimi için önemli bio-işaretçiler ve faktörler azalma gösterir. Buna rağmen dejenarasyon, kür boyunca az dozlarda hCG alımı ile önlenebilir. Ne yazık ki, bir çok steroid kullanıcısının kökleşmiş inancı hCG kullanımının kür sonrası gerektiğidir. Bilimsel araştırmalar ve temel endokrinoloji çalışmaları kür süresince hCG alımı ile daha hızlı ve daha fazla geri dönüşüm kazanıldığını kanıtlamıştır.

Öncelikle, hCG nin amacını ve en verimli kullanımını anlamak için hCG nin klinik geçmişini anlamalıyız. Steroid profillerinin yayınlandığı birçok kaynakta hCG nin 2500-5000iu dozlarında ve haftalık 1 yada 2 kere kullanımı desteklenir. Aslında bu dozlar 1960 yıllarında, düşük testikülar hassasiyete ve LH yetersizliği gibi problemleri olan erkeklerde uygulanan deneylere ait dozlardır. Uzun süreli LH eksikliği olan erkeklerde testisleri canlandırmak için yüksek dozda hCG gerekmektedir. Normal LH seviyesine ve normal testikülar hassasiyete sahip erkeklerde, günlük sadece 250iu hCG ile maksimum testosteron artışı görülmüştür. Eğer normalden uzun steroid kullanır ve testislerinizin hassasiyetini kaybetmesine izin verirseniz, testisleri eski boyutlarına ve fonksiyonlarına kavuşturmak için yüksek dozda hCGye ihtiyaç doğar. Tabi tam bir geri kazanım olmaması gibi bir riskte mevcut.


Anlamamız gereken kritik bir terimde, testikülar hassasiyet ile eşanlama gelen testosteron salınım kapasitesidir. Verilen LH veya hCG desteği ile testislerinizin üretebileceği testosteron miktarıdır. Bu yüzden, eğer testosteron salınım kapasitesi azalmış ise salınım kapasitesini eski seviyesine getirmek için daha fazla LH ve hCG desteği gerekecektir. Eğer testosteron salınım kapasitenizi çok fazla düşürmüşseniz, hiçbir dozda LH veya hCG normal testosteron üretiminizi geri getiremez ve böylelikle testosteron üretiminiz kalıcı olarak düşer.


Ortalama bir steroid kürü ile testosteron salınım kapasitenizi ne kadar çabuk düşürdüğünüzü anlamanız için buna dikkat edin: LH seviyesi steroid yüklemenizin 2. gününden itibaren düşmeye başlar. LH sinyallerinin kapatılması ile testislerin fonksiyonunu yitirmesi 12-16 haftalık bir sürede gerçekleşir, leydig hücrelerinin yoğunluğu %90, testis içi testosteron %94, insulin benzeri büyüme faktörü 3 (INSL 3) %95, testosteron salınım kapasiteside %98 civarlarında düşüş gösterir.


Not: Testikülar boyut direkt olarak testosteron salınım kabiliyeti ile bağdaşmadığından, asıl testikülar fonksiyonunuzu yargılamak için testislere görsel analiz yapmak zayıf bir methoddur. Çünkü total testikülar yoğunluğun sadece %10 kadarını leydig hücreleri oluşturmaktadır. Bu yüzden testisler %5-10 küçülme gösterirken, testislerin salınım kapasitesi normale oranla %98 kadar düşebilir. Değinmek istenilen konu testosteron salınımının testikülar boyutla alakalı olmadığıdır.



16 hafta steroid kullanan ve sonunda 4500iu hCG ile tedavi gören güç atletleri üzerinde yapılan çalışmalarda testosteron salınım kapasitesinin düştüğü gözlenmiştir. Atletlerin hCG tedavisine verdiği yanıtın steroid kullanmayan normal bir erkeğe göre 20 kat daha az olduğu ortaya çıkmıştır. Diğer bir deyimle, 16 hafta LH sinyali alamayan atletlerin vücutlarındaki testosteron salınım kapasiteleri önemli ölçüde düşmüştür. Testisler duyarsızlaşır ve yeteneğini kaybeder. Steroid kullanan kişilerle yapılan uzun süreli ve ağır (12 hafta süresince 3 günde 1 olmak üzere 10.000iu) yüksek doz hCG tedavisinin sonucunda testisler tam boyutlarına dönememiştir. INSL3 değerlerinin geri dönüşümü başarısız olmuştur ve INSL3 testosteron ve potansiyel sperm üretiminde çok önemli bir bio-işaretçidir.


Bu çalışmalar gösteriyorki hCG kullanımını kür sonuna ertelemeniz daha yüksek dozlarda hCG kullanmanızı gerektirecektir ve zamanla tam geri kazanım azalacaktır. Kür bitiminde yüksek dozda hCG kullanımının bir sonucu olarak östrojen değerleri testosterona orantısız olarak artacaktır ve bu durum jinekomasti riskinide arttırarak daha fazla HPTA baskılanmasına (yüksek östrojenden) neden olacaktır. Yüksek doz hCG doğal testosteron üretimini %140 arttırırken estradiol oranını %165 arttır. Ayrıca yüksek doz hCG LH reseptörlerinin yoğunluğunu ve testislerde testosteron sentezinden sorumlu enzimleri azaltır. Ve bu bir kişinin iyileşme sürecinde isteyeceği son şeydir. Bu tür negatif etkilerin önüne (hCG kullanımı esnasında) tamoksifen gibi SERM sınıfı bir yardımcı ekleyebiliriz.


Yukarıdaki kanıtların ışığı altında, testikülar dejenerasyonu engellemek için koruyucu önlemler almalıyız ve testikülar hassasiyeti korumalıyız. Bu kadar yardımı olacak bir destekçiyi kür esnasında neden kullanmayalım ki?


Steroid kullanan normal erkekler üzerine kurulu araştırmalar, günlük 100iu hCG kullanımının tüm testikülar faaliyetleri ve fonksiyonları, testis içi testosteron seviyelerini normal tutmak için yeterli olduğunu göstermektedir. Yüksek doz hCG kullanımı ile testislerde gerçekleşen hassasiyet kaybının önüne geçilir aynı zamanda. Testikülar hassasiyetin düşüşe geçmesini beklemeden az doz hCG kullanımına başlamak önemli bir noktadır. PCT ye başlamadan önce kür içindeki hCG kullanımına ara vermelisiniz böylelikle leydig hücrelerine LH üretimi için şans vermiş olursunuz. Bu süreçte Toco-8 gibi doğal testosteron üretimini tetikleyici bir takviyeyi kullanabilirsiniz.


Yukarıdaki önerilere göre daha kullanışlı bir yöntem ise haftada 2 kere 200iu yada haftada 1 kere 500iu hCG almaktır. Az doz ve sık kullanımla doğal LH salınımını hareketlendirir ve minimum oranda östrojen dönüşümü yaşanır. Eğer kürde sonlara doğru hCG kullanımına başlayacaksanız, testislerin duyarlılığını kaybettiğini ve yüksek dozda hCG alımına ihtiyacınız olduğunu düşünerek vücudunuzda LH eksikliği olan gün sayısı x 40iu ile kabaca ihtiyacınız olan tetikleyici dozu hesaplayabilirsiniz.


(Örnek: 2 aylık bir kür sonrası PCT için başlangıç dozu hesaplarken 60gün x 40iu = 2400iu hCG)



Birçok bilimsel kaynağı kullanarak sizler için derledim. Bu alternatif PCT ile daha sağlıklı ve daha verimli bir iyileşme süreci geçireceğinize eminim.